22 Kasım 2018 Perşembe

Bir melek gibi..

Zor bir seneydi 2018.. Teyzemin çaresiz hastalığı MSA'nın teşhisi, dedemi zatürre sebebiyle kaybedişimiz, ardından babannemi ve teyzemi... Hayatımızdaki sevdiğimiz insanları bir bir kaybedişimiz..

Derken bu üzüntülerin tam ortasına bir mucize hamilelik.. Üzüntülerimi bir kenara koyup bebeğe zarar gelmemesi için ona sımsıkı sarılışım. 

Babaannemi kaybettiğim gün içimdeki farklılığı anlamıştım. Test yaptırmıştık ve tahminlerim doğru çıktı. Cenaze şehirdışındaydı ve katılamadım. İki gün sonra da teyzemin haberi geldi. Büyüklerim bir acıyı yaşayamadan diğerine koşturdu.. Acılar birbirine girdi, bense elimde sonuçlar iyi şeyler düşünmeye çalışıyordum. Bir kalkandı benim için. İlk kontrolde evet oradaydı ikinci bebeğimiz, 8. haftada haftası tam tutuyordu. Kromozom bozukluğu yok diye düşündü doktorumuz. Yeniden kan sulandırma iğneleri yapıyordum kendime ama piyasadan çekiliyordu ilaçlar, jenerik ilaçlar için bile bir yarış vardı. Stresli bir hamilelik olacak diye düşünüyordum. 12. haftada bulantılarım ve uykum pat diye kesildi, 3. ayın bitimine verdim bu olayları. Ama karnım da büyümüyordu sanki, eski pantolonlarımı halen giyiniyordum. 12+5'te kontrolümüz vardı. Kontrolden bir hafta önce bebelingom Güney kuzum evde bir kaza geçirmişti, yalnızdım ve ambulansı aradım, kafasındaki kanı durdurmaya çalışırken karnımdaki bebeğe de zarar gelecek diye ödüm patladı. Hem oğlumu hem karnımdakini düşündüğüm çok stresli bir geceydi. Oğlumu o halde görmek beni bitirmişti.. Doktorum stresin bu haftalarda bir sıkıntı yaratmayacağını söyledi, daha onun dış dünyadan haberi yok dedi. İçim rahatlamıştı ama kontrol günü bebeği gördüğümde kıpırdamadığını hemen anlamıştım. Gelişimi iki hafta önce durmuştu. Yaşadığım stresin çok öncesinde o bizi zaten bırakmıştı, büyük ihtimal sağlıksız bir bebekti.. Hayatımın zor günlerinde melek gibi geldi, beni korudu, ayakta kalmayı öğretti ve görevini tamamlayıp gitti.. 

Güney'im şimdi iyi ya başka da birşey istemiyorum. Allah güzel oğlumuzu bize bağışlasın, ona güzel sağlıklı uzun ömür versin.. Şükredecek çok şey var, güçlü olmalıyım.. Herşeyin hayırlısı.. 





4 yorum:

  1. merhaba Emel.. bende uzun zamandır blog okumuyordum. aynı ana nasıl denk getirmişiz :) öncelikle olaylara böyle pozitif yaklaşabildiğin için seni tebrik ederim. buna "büyümek" diyoruz galiba. bazen istemesen de büyüyorsun.. umarım bundan sonraki zamanlarınızda hayat size olmasını istediğiniz şeyleri hayırlısıyla getirir..
    bizde artık bir aileyiz :) benim boncuğum da geleli, 9 ay oldu. geçen hafta doğum gününü kutladık. artık 1 yaşında ve evde her odada badi badi yürüyen bir şey var :D geçmiş yazışmalarımıza bakıp, o zamanki bizleri sarıp sarmalamak istiyorum. "geçecek" diyerek.. bu üstteki yazında aynen öyle olmuş. güneyi ve seni kocaman öptüm.. neva ve benden sevgiler! :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nasıl bir güzelliktir senden ve sizden haber almak. Bir umut bakınıyordum bloglara belki yazarsın diye. Yazdıkların için çok teşekkür ederim. Haklısın büyüdük, üzülmenin bize bir faydası olmadığını anladık zamanla, şükretmesini öğrendik.
      Evinize neşe getiren o tatlı miniği öpüyorum, sizin adınıza çok ama çok mutlu oldum, bizden de kocaman Sevgiler :)

      Sil
    2. :)) kalp kalbe karşıymış.. instagramdan bana takip isteği yollarsan (emellesse), irtibatı koparmamış oluruz. zira isyan eden cüce ile komşu çıkmıştık hatırlarsan :D senede 2-3 olsa da yüz yüze de görüşebiliyoruz. tabii onun dışında yine sosyal medyadan haber almacalar :D

      Sil
    3. Süper fikir ;) Evet cüceye ben de telefondan yazıyorum arada ;) Kalbi güzel arkadaşlıklar edindik blog sayesinde ;)

      Sil